TANRILARIN SAVAŞI -1-

Ontarria evreni, bir zamanlar huzurlu ve denge içinde yaşanmış bir yerdi. Ancak, zamanla Tanrılar arasında gerginlikler ve anlaşmazlıklar ortaya çıktı. Birbirine karşı duyulan kıskançlık, güç mücadeleleri ve farklı inanç sistemleri, Tanrıların Savaşı’nı başlattı.

Orax, Karanlığın Tanrısı, bu savaşın ortasında kendi karanlık dünyasıyla yüzleşmek zorundaydı. Diğer Tanrılar, güçlerini birleştirerek Orax’ı durdurmayı amaçlıyorlardı. Ancak, Orax, kendi güçlerini kullanarak tek başına bu mücadeleye karşı koyacaktı.

Savaşın ilk gününde, Ontarria’nın gökyüzü karanlık bir örtüyle kaplandı. Orax’ın elinden çıkan gölgeler, diğer Tanrıları kuşatmaya başladı. Gecenin içinde ilerleyen Orax, karanlığı ve korkuyu her yere yayarak düşmanlarını alt etmeye çalıştı.

Her Tanrı kendi elementinin gücünü kullanıyordu: Işığın Tanrısı Enru, güneşi ve ayı kontrol ederken; Ateşin Tanrısı Kinyan, volkanların öfkesini getiriyordu. Fakat Orax, gölgelerin içinden yükselen karanlığıyla, diğer Tanrıların güçlerini nötralize ediyordu.

Günler geçtikçe, savaş Ontarria’yı sarsıyordu. Dağlar sarsılıyor, okyanuslar köpürüyor ve gökyüzü göz kamaştırıcı ışıklarla dolup taşıyordu. Orax, her geçen gün daha da güçleniyordu, karanlık dünyasından beslenen bir güçle dolup taşıyordu.

Bir noktada, diğer Tanrılar bir araya gelerek bir ittifak oluşturdu. Ancak, bu birleşme bile Orax’ın kararlılığını sarsmadı. Her saldırıya gölgeyle karşılık veriyor, karanlık güçlerini kullanarak düşmanlarını alt ediyordu.

Savaşın zirvesinde, Orax’ın etrafındaki karanlık bulutlar dağıldı ve Ontarria’ya ışık geri döndü. Orax, diğer Tanrıları mağlup etmiş ve kendi karanlık dünyasını korumuştu. Ancak, bu zaferin bedeli büyük oldu; Ontarria, savaşın yaraları içinde kaldı.

Orax, zaferin ardından sessizce gökyüzünden ayrıldı, karanlık dünyasına geri döndü. Tanrıların Savaşı, Orax’ın tek başına verdiği mücadeleyle hatırlanacak, Ontarria ise savaşın izlerini uzun bir süre silmeye çalışacaktı.

ana sayfa